22 Eylül 2009 Salı

Yakartı

Durakta otobüs bekliyordum, iki dakika sonra sağlam bir "hassiktir" çekerek eve doğru yöneleceğimden habersiz. yaklaşık 17 dakika oldu ve sabahın köründen biraz daha gözü açık bu saatte uykusuzluktan yığılma potansiyeline sahibim bence. 2 dakika oldu mu? evet o özlemini çektiğiniz 'hassiktir' şu anda kulaklarınızda. ha durup dururken kendi kendine küfür eden biri olduğumu düşünüyorsanız çok teessüf ederim, elbet bir nedeni var. nedir bu neden? nedendir bu kadar kederlenmem? aslında herşeye de kederlenmem, lakin bu başka. bu, yaka kartı... o yaka kartı ki işyerinde yeni olan elemanın önemsendiricisi, ayakta kaldırıcısı, işgüzar güvenlik elemanlarından kurtarıcısıdır. ve ben bu dünyalar güzeli şeyi evde unuttum, evet bunu yaptım! aranızda; "bir gün de olmayıversin noolacah ki" diyenler olabilir -bu arada ben tam eve dönmeye hazırlandığım anda otobüs geldi...:P aslında gelmedi ama ben hikayeye bir murphy (doğrumu yazdım bilmiyorum, google'a girip bakmıyorum) katmanın uygun olduğunu düşündüm siz sanki gelmiş de ben çok mağdur olmuşum gibi düşünün- olmasın! bende düşünebiliyorum o kadarını herhalde ama güvenlikçilerin bakışlarından ve de 'nereye gidiyorsun?' sorularından kaçmanın tek yolu bu. aslında bilgisizliklerine doymaması gerekenler onlar. bir takip et arkadaşım kim gelmiş kim gitmiş kendini geliştir kültürlen. ama yok nato mermer, "ben güvenlikçiyim ve asık suratımla tanımadığım herkesi sorguya çekerim, bu arada Allah sizi inandırsın kadınım". ayrıca hergün güvenlikçilerin yerlerini değiştirmek suretiyle kafa karışıklığına neden olan hastahane yönetimi de utanmalı. yine de bir çekince bir utanıp sıkılmaca yaşayan benim yalan yok. yalan tabi ki var da burada yok, son cümlede yok yani. yoksa muhteviyatı yalan içerir her hikayenin yalan yok. bir kısırdöngünün daha sonuna gelmeliyim... evet geldim ne diyordum, hah güvenlik! bir de inanmama durumları var ki o daha beter. tamam ayağımda kirli spor ayakkabılar var, kravat takmıyorum ayrıca saçım da kısa-yana yatırılmış değil. evet gencim, evet bok varmış gibi okulu bitirip hemen bir işe girdim, evet binlerce işsiz varken bu cümleleri kurabilecek kadar andaval ve dayağa açım belki ama sana hiç yalan söylemedim,. seni hiç kandırmadım, oynamadım seninle... bu muydu karşılığı ha söyle bu mu? o sözleri duyacağıma ölsem daha iyiydi; "sen misiniz psikolog, benzetemedim de"... yine de kendime dağlar kadar güveniyormuşum gibi görünmek için oraya buraya attığım sert bakışlarımdan ve siklemez tavırlarımdan beni vazgeçiremeyeceksin, bu da böyle biline...